

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) çalışanlarının yıllardır süregelen “havacılık tazminatı” mağduriyetine karşı HAKSEN’den dikkat çeken bir adım geldi. HAKSEN, Meteoroloji personelinin havaalanlarında uçuş güvenliği açısından kritik görevler üstlenmesine rağmen diğer kurumlarla eşit şartlarda tazminat alamadığına dikkat çekerek, durumu detaylı bir rapor halinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Sayın Murat Kurum’a sunulmak üzere Özel Kalem Müdürlüğü’ne teslim etti.
Mayıs ortasında Bakanlık makamına iletilen HAKSEN raporu, Ağustos 2025 toplu sözleşme süreci öncesinde yeniden gündeme gelerek, havacılık tazminatındaki adaletsizliğin artık çözüme kavuşturulması gerektiğini güçlü şekilde ortaya koyuyor.
Aynı Havalimanı, Farklı Tazminat
Haksen Genel Başkanı Ayhan Çivi, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında meteoroloji çalışanlarının maruz kaldığı tazminat adaletsizliğine dikkat çekti. Çivi, havalimanlarında 7/24 çalışan meteoroloji personelinin uçuş brifingleri hazırladığını, pist ve hava durumu gözlemleri yaptığını ve seyrüsefer güvenliği için hayati veriler ürettiğini belirtti. Ancak, aynı hizmete katkı sağlayan Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM) personeline ödenen havacılık tazminatı oranlarının meteoroloji personeline verilen oranlardan yaklaşık 50 kat fazla olduğunu söyledi.
HAKSEN Genel Başkanı Çivi, konunun yalnızca maddi değil, aynı zamanda kurumsal eşitlik, aidiyet ve motivasyon açısından da ciddi sonuçlar doğurduğunu vurguladı. Sn Çivi’nin açıklamasına göre, bu adaletsizliğin sürmesi halinde meteoroloji personelinin kuruma olan bağlılığı ve sektörel verimlilik ciddi şekilde zarar görecek.
“Toplu Sözleşme Sürecinde Bu Haksızlık Masaya Yatırılmalı”
HAKSEN tarafından hazırlanan raporda, “aynı işi yapan kamu görevlilerine eşit ödeme yapılması gerektiği” ilkesine atıf yapılıyor. Şu an itibarıyla Meteoroloji personeli, Eurocontrol tarafından zorunlu tutulan ve havacılıkla doğrudan ilişkili görevler yapmasına rağmen, bu konuda görmezden gelinmiş durumda.
Sendika temsilcileri, konunun çözümüne dair umutlarını korurken, Ağustos 2025’te başlayacak Toplu Sözleşme görüşmelerinde bu başlığın özellikle yetkili sendikalar tarafından ele alınmasını istiyor. HAKSEN, gerekirse konuyu ulusal ve uluslararası hukuki yollara taşıyacaklarını da belirtiyor.
Toplu sözleşme öncesi sunulan bu rapor, sadece bir sendikal girişim değil; aynı zamanda kamuda adalet arayışının ifadesidir. Uçuş güvenliğini sağlayan meteoroloji personelinin görmezden gelinmesi, kamu vicdanında karşılık bulmamaktadır. Yetkili sendikaların bu raporu dikkate alarak masaya getirmesi, sorunun çözümü için önemli bir adım olacaktır.