
Türkiye Yüzyılı Vizyonu İçin Stratejik Bir Gereklilik
Türkiye, sivil havacılıkta gösterdiği atılımlarla küresel düzeyde dikkat çekmektedir. Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin (DHMİ), “Fortune 500 Türkiye” listesinde 65,8 milyar TL net satış ve %43,5 büyüme oranıyla 46. sırada yer alması, bu başarının somut göstergesidir. Bu tablo, operasyonel kapasitenin gücünü ve sektörün ekonomik katkısını ortaya koymaktadır.
Bu başarıda payı olan tüm birimlerin emeği kıymetlidir. Ancak bu yapı içerisinde genellikle görünmeyen ama işin temelini oluşturan bir grup daha vardır: Meteoroloji Genel Müdürlüğü çalışanları.
Uçuş Güvenliği Meteorolojiyle Başlar
ICAO ve EUROCONTROL standartları doğrultusunda yürütülen meteorolojik hizmetler, uçuş güvenliği ve planlamasının ayrılmaz parçasıdır. Türkiye’de bu hizmetler, Meteoroloji Genel Müdürlüğü personeli tarafından 7/24 esasına göre sunulmaktadır.
Uçuş öncesi ve esnasındaki meteorolojik analizler; pilotlar, hava trafik kontrolörleri ve diğer paydaşlar için hayati veri sağlar. Bu bilgiler olmadan uçuşların güvenli ve zamanında gerçekleşmesi mümkün değildir.
Hava Koşulları: Operasyonel Risk, Ekonomik Kayıp
Hava muhalefeti kaynaklı gecikmeler ve iptaller, havayolu şirketleri için ciddi maliyetler doğurur. ABD’de yıllık zarar 22 milyar doları bulurken, Avrupa’da yaşanan büyük çaplı bir hava olayı sonucu oluşan zararın 1,7 milyar dolar olduğu raporlanmıştır.
Türkiye’de de benzer şekilde, örneğin 2023 yılında İstanbul’da olumsuz hava koşulları nedeniyle 236 uçuş iptal edilmiştir. Bu tür durumlar yolcu planlarını aksatmanın ötesinde; yerel ekonomik faaliyetleri de olumsuz etkilemektedir.
İnsan Unsuruna Yapılan Yatırım, Sistemin Gücünü Artırır
Meteoroloji personeli, zorlu koşullarda ve yüksek operasyonel stres altında hizmet üretmektedir. Ancak performans primi, havacılık tazminatı ve yorgunluk yönetimi gibi alanlarda; diğer paydaş kurumlarla kıyaslandığında eşit şartlara sahip değildir.
Bu durum sadece çalışan motivasyonunu değil, hizmet kalitesini de doğrudan etkilemektedir. Oysa MET hizmetleri, seyrüsefer zincirinin ayrılmaz bir halkasıdır ve bu görevi yürüten personelin sektördeki konumu, hak ve sorumluluklar temelinde yeniden değerlendirilmelidir.
Türkiye Yüzyılı İçin Adil ve Sürdürülebilir Bir Havacılık Yapısı
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda sürdürdüğü havacılık yatırımları, fiziksel altyapıyla sınırlı değildir. İnsan kaynağını güçlendiren düzenlemeler, bu vizyonun kurumsal boyutunu tamamlayacaktır.
Meteoroloji personelinin, EUROCONTROL kapsamındaki gelirlerden paydaş kurumlar düzeyinde faydalanabilmesini sağlayacak adımlar; kurumsal aidiyeti güçlendirecek, hizmet kalitesini artıracak ve sektörel bütünlüğü sağlayacaktır.
Meteoroloji personelinin haklarının adaletli şekilde teslimi, havacılık sektörünün kurumsal verimliliğini ve sürdürülebilir başarısını güçlendirecek; Türkiye’yi bu alanda daha da yukarıya taşıyacaktır.
Bu siteye bayılıyorum. Yıllardır bizlerin emeklerini görünür kılan siz değerli editörlerimize şükranlarımı sunuyorum.